Her ne kadar güvensizlik herkese farklı görünse ve hissedilse de bazı ortak belirti ve semptomlar vardır:
Kendinden sürekli şüphe duyma: Kafanın içinde yeteneklerinden, görünüşünden ve değerinden şüphe etmene neden olan dırdırcı bir ses var.
Olumsuz kendi kendine konuşma: İçinizdeki eleştirmen sürekli olarak algılanan kusurlara veya eksikliklere odaklanır ve yaptığınız her küçük hata için sizi tekrar tekrar azarlar.
Aşırı karşılaştırma: Kendinizi sıklıkla başkalarıyla karşılaştırırsınız ve bunun sonucunda kendinizi kötü hissedersiniz.
Onay arayışı: Kendinizi değerli veya kabul edilmiş hissetmek için başkalarının onayına ihtiyacınız olduğunu hissediyorsunuz. Bu , insanları memnun eden davranışlara veya risk alma korkusuna yol açabilir.
Reddedilme korkusu: Başkaları tarafından yargılanma, eleştirilme veya reddedilme konusunda güçlü bir korkunuz var.
Eleştiriye duyarlılık: Küçük eleştiriler bile yıkıcı olabilir ve içsel şüphelerinizi ve güvensizliklerinizi doğrulayabilir.
Sosyal Kaygı: Yargılanma veya reddedilme endişesi taşıdığınız için sosyal ortamlarda kendinizi gergin hissedersiniz. Sonuç olarak, başkalarıyla konuşma yapmakta veya göz temasını sürdürmekte zorlanabilirsiniz.
Fiziksel belirtiler: Güvensizliğiniz tetiklendiğinde kaslarda gerginlik, hızlı kalp atışı, terleme veya mide bulantısı gibi fiziksel belirtilerle karşılaşabilirsiniz.
Güvensizliğe Katkıda Bulunan Faktörler
Güvensizliğe katkıda bulunabilecek faktörlerden bazıları şunlardır:
Yetiştirilme: İlk yıllarınızda bakıcılardan sevgi, destek veya olumlu destek eksikliği, değeriniz konusunda kendinizi güvensiz hissetmenize neden olabilir. Sizi kayıtsız şartsız sevmesi gereken insanlar sizi sevmezse, kendinizi sevmeyi öğrenemeyebilirsiniz.
Ebeveyn baskısı: Eğer çocukken size çok fazla baskı uygulanmışsa ya da size çok zor gelen görevler verilmişse, kendinizi başarısız gibi hissedebilirsiniz.
İstismar: Çocuklukta yaşanan istismar, zorbalık, reddedilme veya eleştiri gibi olumsuz deneyimler kalıcı duygusal yaralar bırakabilir ve güvensizliğe katkıda bulunabilir.
Travma: Travmatik deneyimler kendinizi dünyada güvensiz hissetmenize neden olabilir, kendinize verdiğiniz değer ve başkalarına olan güven duygunuzu etkileyebilir.
Geçmişteki başarısızlıklar: Mesleki veya kişisel ilişkilerinizde reddedilme, başarısızlık veya eleştiri, güveninizi azaltabilir ve risk almaktan çekinmenize neden olabilir.
Mükemmeliyetçilik: Kendinizi makul olmayan yüksek standartlarda tutmak, sürekli hayal kırıklığına ve yetersizlik duygularına yol açabilir.
Destek eksikliği: Destekleyici ilişkilerin, teşvikin veya olumlu geri bildirimin eksikliği, güveninizi zayıflatabilir ve güvensizliğe katkıda bulunabilir.
Sosyal baskılar: Başarı, ilişkiler veya görünüşle ilgili toplumsal beklentiler de bir baskı ve güvensizlik kaynağı olabilir.
Sosyal medya: Sosyal medya, özenle seçilmiş öne çıkan videolarıyla gerçekçi olmayan güzellik standartları yaratabilir ve yetersizlik duygularını körükleyebilir.
Güvensizliğin Üstesinden Gelmek
Uzmandan güvensizliklerinizin üstesinden gelmenize yardımcı olabilecek bazı stratejiler istedik:
İnançlarınızla yüzleşin: Kendinizle ilgili olumsuz konuşmayı kabul etmek yerine, kendinizle ve bunların nereden geldiğiyle ilgili inançlarınızla yüzleşmeye çalışın. Kendinize şu soruyu sormanızı tavsiye ediyoruz: Kendinizle ilgili böyle konuşmayı size kim öğretti?
Kendinize şefkat gösterin: Başkalarına yaptığınız nezaket ve şefkatin aynısını kendinize de gösterin ve herkesin hata yaptığını kendinize hatırlatın. Kendinizi affetmeyi öğrenin ve öğrenmeye odaklanın.
Kendinizi kabul etmeyi benimseyin: Olduğun gibi sevilmeye ve ait olmaya layıksın. Mükemmellik için çabalamak yerine, kendinizi tüm kusurlarınızla ve kusurlarınızla olduğu gibi kabul edin.
Konfor alanınızın dışına çıkın: Konfor alanınızın dışına çıkıp yeni deneyimler denemek için kendinize meydan okuyun. Güven oluşturmak için büyük ve küçük zaferlerinizi kutlayın.
Sosyal medya tüketimini sınırlayın: Sosyal medyadaki seçilmiş içerikler ve gerçekçi olmayan tasvirler, yetersizlik duygularını daha da kötüleştirebilir. Bu platformlara ara vermeyi veya günlük kullanımınızı sınırlamayı düşünün.
Destekleyici bir ağ oluşturun: Sizi seven ve size saygı duyan insanlarla zaman geçirmenin önemlidir. Mümkünse, size nazik ve destekleyici bir şekilde yapıcı geribildirim vermedikleri sürece, hatalarınıza odaklanan insanlarla zaman geçirmekten kaçının.
Profesyonel yardım alın: Eğer güvensizlikleriniz çok fazlaysa ve çalışma yeteneğinizi etkiliyorsa, bir terapistten yardım almayı düşünün. Olumsuz düşünceleri yönetmek ve özgüveninizi geliştirmek için sizi araç ve stratejilerle donatabilirler.